Iğdır’dan ayrılırken kalbimde derin bir hüzün vardı. Tanıdık sokaklar yabancılaşmış, çocukluğumun izleri silinmişti. Beton yükselmiş, doğanın sesi susmuş, yüzlerdeki tebessüm kaybolmuştu.
Bir zamanlar dostlukla örülü akrabalık ve komşuluk bağları yerini mesafeye, samimiyet yerini yabancılaşmaya bırakmış. İnsanlar değişmiş, şehir yalnızca kabuk değil, ruh değiştirmiş.
Her sokağından dost selamının eksik olmadığı, komşuluğun kardeşlik gibi yaşandığı Iğdır, bugün tanımakta zorlandığımız bir çehreye bürünmüş. Güler yüzlü esnafların yerini telaşlı yüzler, kapısı her daim açık evlerin yerini yüksek duvarlı, kapalı beton kutular almış. Şehir büyümüş, yollar genişlemiş, binalar yükselmiş ama ruh kaybolmuş.
Eskiden sokaktan geçen biri evin önünden geçerken “çay hazırsa buyurun” diye davet edilirdi. Şimdi ise aynı sokaktan geçen biri tanınmaz olmuş; selam bile verilmez hale gelmiş. Eskinin sofraları büyüktü; yalnız karın değil, gönül de doyururdu. Şimdi sofralar küçüldü, paylaşılmadan yenilen yemekler çoğaldı.
Bir zamanlar köyün ya da mahallenin çimentosu olan akrabalık bağları zayıflamış. Düğünler, cenazeler, bayramlar bir araya gelmenin vesilesiydi; bugün ya sembolik ya da zoraki yaşanıyor. Komşu artık sadece duvarın öteki tarafındaki bir yabancı. Arkadaşlık ise ekranlara sığmış; yüz yüze bakmanın yerini mesaj atmak almış.
Bu dönüşüm sadece mimariyle sınırlı değil. İnsan ilişkileri, toplumsal değerler ve yaşam biçimleri de köklü bir değişim geçiriyor. Iğdır, büyük bir sosyolojik devrimin tam ortasında. Gelenekle modernlik arasında sıkışmış, kendi kimliğini arayan bir şehir artık.
Şehirleşmek elbette kaçınılmaz. Ancak bu süreçte kaybettiklerimiz de az değil. Beton yükselirken insanlık alçalıyor mu, işte asıl sorgulanması gereken bu. Iğdır’ın ruhunu kaybetmemesi için belki hâlâ geç değildir. Çünkü şehirler yalnızca binalardan değil, insanlardan yapılır.
Güzeldi Iğdır… Ama o eski güzellikler artık sadece hatıralarda yaşıyor. Geriye dönüp bakınca, yalnızca bir şehirden değil, bir yaşam biçiminden ayrıldığımı hissediyorum.
Iğdır'dan Ayrılırken Hislerim
Yayınlanma :
22.07.2025 10:52
Güncelleme
: 22.07.2025 10:52
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: