Iğdır ilinin Merkez ilçesine bağlı 41 köyden biri olan Küllük Köyü, il merkezine 15 km, Tuzluca ilçesine ise 25 km uzaklıktadır. Iğdır il merkezinin kuzeydoğusunda, Iğdır-Kars-Erzurum karayolu üzerindedir. Köyün batısında Çalpala, kuzeyinde Bayraktutan, doğusunda Yaycı, Hakmehmet ve Kuzugüden, güneyinde ise Yukarıçarıkçı köyleri yer alır. Deniz seviyesinden yüksekliği 880 metredir. Iğdır Ovası’nın bir parçası olan köy, Aras Nehri’ne yalnızca 4 km mesafededir.
Anadolu’da Türklerin en erken yerleştiği alanlardan biri olan Küllük, Selçuklu hâkimiyetinden sonra sırasıyla Karakoyunlular, İlhanlılar, Akkoyunlular, Safeviler, Osmanlılar, Revan Hanlığı ve Çarlık Rusya yönetimleri altında kalmıştır. 1917 Bolşevik İhtilali’nin ardından Ruslar bölgeden asker ve memurlarını çekmiştir.
Her ne kadar 1918 Brest-Litovsk Antlaşması ile Kars, Ardahan ve Batum Osmanlılara bırakılmış olsa da Iğdır bu antlaşmaya dâhil edilmemiştir. Misak-ı Milli sınırları dışında kalan Iğdır, o dönemde büyük bir siyasi belirsizlik yaşamıştır. Bu otorite boşluğu sırasında, bölgede yaşayan Ermenilerin teklifiyle Iğdır İcra Hükûmeti (1917) kurulmuştur. Ancak Ermeni çetelerinin kışkırtmaları ve bölgedeki etnik temizlik girişimleri sonucunda, Ermeniler bu hükümetten çekilmiş ve bölgede şiddetli çatışmalar yaşanmıştır.
Iğdır, dar bir havzada —sözde uygar dünyanın gözü önünde— Taşnak çeteleri ve Ermeni güçleri tarafından tarihin en acı mezalimlerinden birine sahne olmuştur. Bu dönemde, merkezi Melekli Beldesi olan ve başkanlığını Ali Ekber Tufan’ın yaptığı Iğdır Milli Cumhuriyeti (1918) kurulmuş; bölgede halk desteleri (milis güçleri) oluşturulmuştur. Iğdır Milli Cumhuriyetinde Küllük köyünden Şehit İsmail Bey Savunma Nazırı olmuştur.
Küllük Köyü, Rus işgali döneminde Surmalu Uyezdi (Sürmeli Sancağı)’na bağlı 243 yerleşim yerinden biriydi. 1886 Rus nüfus sayımına göre köyde 903 Azerbaycan Türkü yaşamaktaydı.
Ermenilerin en yoğun yaşadığı yerler, Iğdır merkez ve çevresindeki verimli ova köyleriydi. Bu köylerden biri de, zengin su kaynaklarıyla dikkat çeken Küllük idi. Ancak düz ova olması ve ormanlık alan bulunmaması, köyü savunmasız bırakmış; bu nedenle Ermeni mezalimi en çok burada hissedilmiştir.
Rusların çekilmesinden sonra, onların yerini Ermeni Taşnak çeteleri almıştır. 1918-1919 yıllarında bu çetelerin baskıları sonucu pek çok Türk köyü yakılıp yıkılmış; halkın bir kısmı batıya, bir kısmı da Aras Sıradağları’nın güvenli bölgelerine ya da İran Azerbaycanı’nın Maku, Hoy ve Merend şehirlerine göç etmiştir. Bölge halkı bu dönemi “Kaç ha kaç” yılları olarak adlandırır.
Bu dönemde Hakmehmet, Oba, Kasımcan, Kuzugüden, ve o zamanki adıyla Güllük (bugünkü Küllük) köyleri Ermeni çetelerinin saldırılarına uğrayarak kül edilmiştir. Ağustos 1919’da, Ermeni çeteleri Küllük’e baskın düzenlemiş; erkekleri öldürmüş, kadınlara ise büyük zulümler yapmıştır.
1919’da Taşnak çetelerinin saldırılarından kaçan 14 köy halkı Küllük’e sığınmış; köyde İslam Bey önderliğinde direniş yapılmış, ancak başarılı olunamamıştır. Ermeniler, silahlarını bırakmaları halinde can güvenliği sözü vermiş; fakat silahsız kalan Küllüklü ve Bayraktutanlı Türk milisleri topluca şehit edilmiştir.
Bugün Küllük köyünde koçbaşı mezar taşları bulunmaktadır. Bu taşlar, Karakoyunlu ve Selçuklu dönemlerinden kalmadır. Karakoyunlular, kahraman gördükleri veya genç yaşta ölen kişiler için bu mezar taşlarını dikmiştir. Aynı zamanda bu taşlar, konar-göçer hayat tarzının da bir sembolüdür. Küllük’teki koçbaşı mezar taşları, köyün en az dokuz asırlık bir Türk yurdu olduğunu açıkça göstermektedir.
Bugün Küllük köyünde toplam 2.495 kişi yaşamaktadır (2024 verileriyle: 1.945 erkek, 550 kadın). Erkek nüfus kadın nüfusunun yaklaşık üç katıdır. Köy, yıllar içinde İstanbul’a, Türkiye’nin çeşitli illerine ve yurt dışına yoğun göç vermiştir. Iğdır Şehit Bülent Aydın Havalimanı, 2012 yılında Küllük köyü sınırları içinde açılmıştır.
Küllük, tarih boyunca büyük acılar yaşamış bir köy olsa da, bereketli topraklarıyla tarım ve hayvancılığın hâlâ önemli olduğu bir yerdir. Köy yolları düzenlidir, insanları sıcakkanlı, misafirperver ve birbirine bağlıdır. Tıpkı Kaçardoğanşalı köyü gibi, burada da Gürel soyadını taşıyan aileler yaşamaktadır.
Küllük köyünde eğitim ve öğretim oranı yüksek, girişimci insanların çok olduğu bir köyümüz. Bu köyde bir çok şair, yazar çıktığı gibi devlet kademesinde çalışan bir çok kardeşimiz bulunmaktadır.
Güzel, mert, güler yüzlü ve vatansever insanların yaşadığı bu kadim Türk yurdu, geçmişte büyük bir Ermeni mezalimine tanık olmuş, ancak hiçbir zaman başını eğmemiştir.
Tarihin yükünü taşıyan, toprağının her karışı şehit kanıyla yoğrulmuş Küllük Köyü’ne ve tüm Iğdırlı kardeşlerime selam, saygı ve sevgilerimi gönderiyorum.
Hoşça kalın, dosta kalın.
Yorumlar
Kalan Karakter: