Erbain: Milyonların Kerbelâ Yürüyüşü

Tarih boyunca hiçbir sevgi, hiçbir bağlılık bu kadar güçlü ve bu kadar kalıcı olmamıştır. Her yıl milyonlarca insanın Kerbelâ yollarına düşmesi, İmam Hüseyin’in mesajının asırlara meydan okuyan bir hakikat olduğunu göstermektedir. Bu yıl da 21 milyondan fazla hacı, Erbain vesilesiyle Kerbelâ’ya koştu.

Onlar, sadece bir ziyaret için değil; zulme karşı direnişin, hak ve adalet uğruna feda edilen canların hatırasına sahip çıkmak için yürüdüler. Kerbelâ’ya atılan her adım, “Zulme boyun eğmeyenlerin yolundayız” diye haykıran bir sadakat nişanesidir.

Bu yürüyüşün bir başka eşsiz yanı ise, milyonlarca insanın hiçbir ücret ödemeden ağırlanmasıdır. Yüz binlerce ev kapılarını açtı, sokaklar aşevi oldu, çadırlarda sıcak yemekler kaynadı. Yol boyunca hacılara ekmek uzatan, su dağıtan, yatağını paylaşan binlerce gönül insanı vardı. Onlar için bu bir yük değil, şerefli bir hizmetti. Çünkü Hüseyin’e hizmet, hakikate hizmet demektir.

Erbain, sadece matem değil; aynı zamanda insanlığın en büyük kardeşlik buluşmasıdır. Farklı ülkelerden, farklı dillerden, farklı mezheplerden milyonlarca insan aynı yolda yürürken tek bir şey söylüyor: “Hüseyin bizim rehberimizdir, Hüseyin’in yolu bizim yolumuzdur.”

Kerbelâ’da akan kan asla boşa akmadı. Çünkü asırlar sonra bile milyonlarca insan Hüseyin’in davasına sahip çıkmak için bir araya geliyor. İşte bu, zulmün geçici; hakikatin ise ebedî olduğunun en açık ispatıdır.

Erbain, Kerbelâ’da şehit edilen İmam Hüseyin ve yoldaşlarının kırkıncı günü anısına yapılan büyük bir ziyaret ve yürüyüştür. Bu ziyaret, yalnızca bir matem geleneği değil; İmam Hüseyin’in hak ve adalet yolunda verdiği mücadelenin diri tutulmasıdır.

İmam açısından Erbain, onun davasının unutulmadığının, zulme boyun eğmeyen bir önder olarak her çağda yol gösterici olduğunun kanıtıdır. Hüseyin’in adıyla milyonların yürümesi, imamın hakikatini tarihe ve insanlığa yeniden haykırmaktır.

Hakikat açısından ise Erbain, zalimlerin hükmünün geçici, Hüseyin’in davasının ise ebedî olduğunu gösterir. Bu yürüyüş, “Hak yolunda ölenler ölmez” hakikatinin en büyük delilidir.

Bugün bizlere düşen, sadece Kerbelâ yollarında değil, hayatın her alanında Hüseyin’in izinden gitmektir. Zira Erbain, bir ziyaret değil; zalime karşı direnişin, mazluma sahip çıkışın adı, insanlık onurunun en görkemli yürüyüşüdür.