Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) bilim insanları, akrep zehrinin tıbbi alanda kullanılabilmesi için önemli bir çalışma başlattı. İlaç ve Farmasötik Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (İLAFAR) bünyesinde yürütülen projede, akrep üretim firmasıyla yapılan işbirliği sayesinde akrep zehrinin potansiyel ilaç hammaddesi olarak değerlendirilmesi hedefleniyor.
KTÜ'lü akademisyenler, akreplerden elde edilen zehirlerin farmakolojik aktivitelerini ve etkin bileşenlerini detaylı olarak inceleyecek. Proje kapsamında, zehirlerin karakterizasyon testleri, analizleri yapılacak ve yurt dışına ihraç edilecek zehirlerin içerik ve kalite kontrolleri raporlanacak. Firma tarafından özel koşullarda Trabzon'a getirilen akrep zehirleri, KTÜ laboratuvarlarında eksi 75 derecenin üzerindeki ultra derin dondurucularda muhafaza ediliyor.
"Akrep Zehrinin İlaç Olma Potansiyeli Kritik Öneme Sahip"
KTÜ Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve KTÜ İLAFAR Müdürü Prof. Dr. Sena Sezen, bu bilimsel işbirliğinin önemine dikkat çekerek, "Doğada bulunan bazı canlıların içerdiği bileşiklerin ilaç olma veya farklı sektörlerde kullanılma potansiyeli çok kritik bir konu. Bu kapsamda ülkemizde yasal akrep üretimi yapan bir firmayla işbirliği başlattık. Ürettikleri akrep zehirleriyle ilgili karakterizasyon ve çeşitli bilimsel araştırmalar yapacağız" dedi.
İhracat Potansiyeli Yüksek Ancak Kalite Kontrolü Şart
Prof. Dr. Sezen, akrep zehrinin ihracat potansiyelinin yüksek olduğunu vurgulayarak, "Akrep ve akrep zehri çok enteresan ve kritik öneme sahip. Çeşitli sektörlerde kullanılabiliyor. Ülkemizde kontrollü ve izinli üretim yapan çiftlikler var. Akrep zehrinin önemli bir ihracat potansiyeli var. Ancak ihracat için bazı özelliklerinin öncelikle kontrol edilmesi gerekiyor. İLU akreditasyonumuz sayesinde bu standart testleri yapabilecek ve ihracat planları olan ürünler için önemli bir güven kaynağı olacağız" diye konuştu.
Kanser Tedavisinde Henüz Onaylı Bir Yeri Yok
Akrep zehrinin kanser tedavisinde preklinik çalışmalar olmasına rağmen henüz onaylanmış bir yeri olmadığını belirten Prof. Dr. Sezen, "Laboratuvar seviyesinde pek çok araştırma ve yayın olmasına rağmen şu an akrep zehri veya ondan elde edilen bir bileşiğin kanser tedavisinde onaylanmış bir yeri yok. Devam eden bir klinik çalışma var ancak sonuçları yayınlanmadan bu amaçla kullanıldığını söylemek için çok erken" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Sezen, yılan ve örümcek zehirlerinden elde edilen onaylı ilaçlar olduğunu ancak akrep zehri için henüz klinik onayı olan bir ürün bulunmadığını kaydetti.
Preklinik Çalışmalar Umut Vaat Ediyor
Çalışmaların ikinci aşamasında akrep zehri üzerinde preklinik çalışmalar yapılacağını vurgulayan Prof. Dr. Sezen, "Elde edilen akrep zehrinin analizlerini yapıp kalitesini teyit edeceğiz ve ihracatı sağlanacak. Daha sonra preklinik deney hayvanları üzerinde bu zehri deneyeceğiz. Olumlu sonuçlar alırsak klinik araştırmalar yapılacak ve ancak ondan sonra ilaç adına bir şeyler söyleyebiliriz" şeklinde konuştu.
Akrep Zehri Çok Kıymetli ve Zor Elde Ediliyor
Prof. Dr. Sezen, akrep zehrinin elde edilmesinin zorluğuna da değinerek, "Bir akrepten bir seferde en fazla birkaç damla zehir elde edebiliyorsunuz ve en fazla ayda bir kez sağım yapılıyor. Dolayısıyla ihracat potansiyeli için binlerce akrepten elde edilen en fazla 50 mililitre kadar ürün çok kıymetli ve zor elde edilen bir ürün. Biz de bu değerli ürün üzerinde çalışmalarımızı titizlikle yürüteceğiz" dedi.
İHA