Türk savunma sanayisini 80'den fazla ülkeye yaptığı ihracatla uluslararası alanda başarıyla temsil eden Samsun Yurt Savunma (SYS Grup), Dış Ticarete Yön Verenler Derneği (DIŞYÖNDER) tarafından düzenlenen II. Dış Ticaret Zirvesi'nin ana sponsoru oldu ve zirvede ihracat vizyonunu paylaştı.
İHA'nın ahberine göre 7 Kasım'da İstanbul Kültür Üniversitesi Akıngüç Oditoryumu’nda gerçekleştirilen ve "Sürdürülebilir Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’’ temalı zirvede, SYS Grup Yönetim Kurulu Üyesi Nafia Didem Aral bir konuşma yaptı.
Savunma Sanayii, Katma Değerin Ana Kaynağı
Didem Aral, dış ticaret fazlasının sadece ihracatın ithalatı aşması değil, aynı zamanda bir ülkenin teknolojik, entelektüel ve üretim kapasitesinin rakamsal yansıması olduğunu vurguladı. Türkiye'nin artık emek yoğun değil, bilgi ve teknoloji yoğun üretim modeliyle büyüyen bir ekonomi olma yolunda ilerlediğini belirtti.
Aral, Türk savunma sanayisinin ulaştığı seviyeyi şu verilerle özetledi:
-
Yüzde 80’lere yaklaşan yerlilik oranı.
-
Yüksek teknolojiye dayalı yıllık 10 milyar doları aşan ihracat hacmi.
-
İleri mühendislik, malzeme bilimi, yapay zeka ve mekatronik temelli çözümler.
Savunma sanayisinin artık sadece bir ihracat kalemi değil, katma değerin ana kaynağı haline geldiğini dile getiren Aral, her bir ihracat ürününün, Türkiye’nin fikri sermayesinin, AR-GE gücünün ve bağımsızlık vizyonunun bir dışa yansıması olduğuna işaret etti.
Yerelden Küresele Üretim Stratejisi
CANiK markasının da bağlı bulunduğu SYS Grup'un küresel büyüme stratejisini anlatan Aral, şirketin yolculuğunun Samsun'daki üretim merkezinde başladığını, ancak bugün Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık'taki tesislerle küresel boyut kazandığını belirtti.
-
CANiK markası, 80’den fazla ülkede kalite, güven ve mühendislikte "Made in Türkiye" markasını gururla temsil ediyor.
-
SYS Grup, küresel savunma sanayisinin en büyük olduğu coğrafyalarda tedarik zincirinin merkezinde üretim yaparak, Türk mühendislerinin geliştirdiği teknolojileri dünya pazarına taşıyor.
-
Bu modelin, "yerelden küresele ve küreselden yerele değer aktarımı"nın somut bir örneği olduğunu ve Türkiye'ye sermaye dönüşü sağladığını ifade etti.
Sonuç olarak, savunma sanayisinin Türkiye için artık sadece "koruyan" değil; sürdürülebilir büyümeye ve hedeflenen dış ticaret fazlasına katkı sağlayacak öncü bir sektör haline geldiğini belirtti.
Yorumlar
Kalan Karakter: