Van'ın Muradiye İlçe Sağlık Müdürlüğünde görev yapan Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Atalay Aktuna, influenza virüsünün tehlikelerine ve bu hastalıktan korunma yöntemlerine dair önemli uyarılarda bulundu.
İnfluenza'nın solunum yolu virüslerinden sadece bir tanesi olduğunu belirten Aktuna, "Sıklıkla yüksek ateş, genellikle koltuk altından ölçülen 38,5 derece ve üzeri ateş, boğaz ağrısı, yaygın halsizlik, kas ağrısı, dönem dönem kusma ve ishal gibi durumlara yol açabiliyor. Tedavisinde antiviral ilaçlar ve semptomatik tedavi dediğimiz destekleyici tedaviler uygulanıyor" dedi.
Korunma Yöntemleri:
Hastalığa yakalanmamak için özellikle üç şeyin önemli olduğunu vurgulayan Aktuna, "Birincisi grip aşısı yaptırmak, ikincisi ellerimizi sık ve uygun şekilde yıkayarak el hijyenine dikkat etmek, üçüncüsü ise genel hijyen kurallarına özen göstermek. Bunun yanı sıra bağışıklık sistemimizi güçlü tutacak şekilde dengeli beslenmek ve yeterli sıvı tüketmek de hastalığa yakalanma sıklığını düşürüyor" ifadelerini kullandı.
Bulaşma ve Kuluçka Süresi:
Kuluçka süresinin, virüse maruz kaldıktan sonra yaklaşık bir ila dört gün arasında değiştiğini ve hastalık belirtilerinin bu süre sonunda ortaya çıktığını belirten Aktuna, belirtiler görüldüğünde, kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurmaları önerisinde bulundu.
Akılcı İlaç Kullanımı:
Sağlık kuruluşlarında, özellikle son dönemde akılcı ilaç kullanımı konusunun gündemde olduğunu hatırlatan Aktuna, "Uygunsuz antibiyotik kullanımı gibi durumlar sıkça görülebiliyor. Vatandaşlarımızın bu konuda yalnızca hekimlerin reçete ettiği ilaçları kullanmalarını, ekstra ilaç talebinde bulunmamalarını ve doktorların uygun görmediği ilaçları kesinlikle kullanmamalarını tavsiye ediyoruz" dedi.
Maske ve Mendil Kullanımı:
İnfluenza salgınının bulaşıcılığı yüksek bir hastalık olduğunu ifade eden Aktuna, "Bu hastalıktan korunma yöntemlerine ek olarak, hasta olduğumuzda özellikle çevremize bulaştırmamak adına maske kullanımına dikkat etmemiz gerekiyor. Ayrıca, hapşırma veya öksürme gibi durumlar meydana gelebiliyor. Bu gibi durumlarda bulaşıcılığı azaltmak için mendil kullanımı oldukça önemlidir. Eğer mendil imkanı yoksa kol içine hapşırmak ve ardından ellerimizi yıkamak da bulaşıcılığı engellemek adına çok önemlidir" şeklinde konuştu.
Grip Aşısı:
Grip aşısının, bu hastalıktan korunmada çok önemli bir unsur olduğunu vurgulayan Aktuna, özellikle risk gruplarındaki bireylerin grip aşısı ile korunmalarını şiddetle önerdi. Risk gruplarını 65 yaş üstü yaşlılar, gebeler, sağlık çalışanları, şeker, kalp hastalığı gibi kronik hastalıkları olan bireyler ve bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıkları bulunan kişiler olarak sıralayan Aktuna, bu tarz hastaların muhakkak, eylül-ekim ayı itibariyle bakanlık tarafından ücretsiz olarak sağlanan grip aşılarını olmalarını önerdi.
İzleme Sistemi ve Vaka Sayıları:
Kış mevsiminde salgının artış gösterdiğini belirten Aktuna, Sağlık Bakanlığının bulaşıcı hastalıkları izlemek ve takip etmek için kullandığı "İzci" sistemi üzerinden verileri topladıklarını ve şu anda Muradiye ilçesinde korkulacak bir durum bulunmadığını söyledi. Mevsimsel gribin zaten kış aylarında beklendiği üzere artan bir hastalık olduğunu ifade eden Aktuna, şu an sadece influenza olarak değil, genel olarak üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla başvuran hasta sayısının yaklaşık olarak yüz kişiye ulaştığını belirtti.
Soğuk Algınlığı ve Grip Arasındaki Fark:
Soğuk algınlığı olarak bilinen başka bir durumun daha olduğunu ve bunun da benzer şekilde virüs kaynaklı olduğunu dile getiren Aktuna, "Aslında, üst solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan çok sayıda virüs bulunmaktadır. İnfluenza bunlardan sadece bir tanesidir. Örneğin, Covid-19 pandemisinde karşılaştığımız korona virüs de bir üst solunum yolu enfeksiyonudur. Her bir virüsün farklı alt tipleri olabiliyor ve birçok virüs üst solunum yollarında enfeksiyonlara yol açabiliyor. Soğuk algınlığı olarak bildiğimiz hastalık ise gripten farklı olarak genellikle ateşin nadir görüldüğü, şeffaf burun akıntısı ve hapşırma gibi belirtilerle ortaya çıkar. Ayrıca, soğuk algınlığında yoğun kas ağrıları da nadiren görülür. Daha hafif seyreden bir üst solunum yolu enfeksiyonu türüdür. Soğuk algınlığının çok sayıda etkeni vardır ve tedavisi gripten çok farklı değildir, ancak semptomlar daha hafif olduğu için tedavi süreci daha kolaydır. Risk düzeyi de grip hastalığına göre daha düşüktür" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: