Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı, Van Gölü'ne hakim bir tepede, Urartu Kralı Argişti oğlu Rusa tarafından yaptırılan Ayanis Kalesi'ndeki kazı çalışmalarına devam ediyor. Bu yıl 37. yılına giren kesintisiz kazılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Van Valiliği, Tuşba Kaymakamlığı, Van İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Van Müzesi'nin iş birliğiyle sürdürülüyor.
İhlas Haber Ajansının haberine göre Prof. Dr. Işıklı, Ayanis Kalesi'ndeki Tapınak Kompleksi ve Haldi Tapınağı'nın Anadolu arkeolojisinin ve Urartu'nun incisi olduğunu vurgulayarak, "Bütün çabalarımız Haldi Tapınağı'nı korumak, insanlığın kültürel mirası olarak geleceğe aktarmaktır" dedi.
Bir Aylık Yoğun Hazırlık ve 25 Kişilik Ekip
Bu sezonki çalışmalara yaklaşık bir ay önce başladıklarını belirten Prof. Dr. Işıklı, 15 kişilik uzman ekip ve 10 işçiyle büyük bir heyecanla kazılara başladıklarını ifade etti. Doğu Anadolu'nun sert kış iklimi nedeniyle oluşan tahribatları gidermek için çalışmaların büyük bir kısmını temizliğe ayırdıklarını dile getirdi.
Tapınak Kompleksinin Kuzey Kanadındaki Odalarda Çalışmalar Sürüyor
Son dört yıldır kazıların odak noktası olan Tapınak Kompleksi'nin kuzey kanadındaki büyük anıtsal odalar bu yıl da kazı programının merkezinde yer alıyor. Işıklı, Ayanis'teki en önemli kültürel zenginliğin bu tapınak kompleksi olduğunu vurguladı. Yaklaşık 6 metre derinliğe inilen ve bazı yerlerde 4 metreye ulaşan kalınlıkta anıtsal kerpiç duvarların açığa çıkarıldığı bu odalarda çalışmalar titizlikle devam ediyor.
"Urartu, Mimari Açıdan Şaheser Bir Uygarlık"
Prof. Dr. Mehmet Işıklı, Urartu medeniyetinin mimari açıdan bir şaheser olduğunu belirterek, topografyayı ustaca kullandıklarını ve birbirine bağlı odaları çok güzel bir şekilde inşa ettiklerini söyledi. Kerpiç ve taş işçiliğinde inanılmaz ustalık sergilediklerini, bulundukları yapı kompleksinde bu özellikleri rahatlıkla gözlemleyebildiklerini aktardı. Kazılar sırasında iki ayrı kapı bulunduğunu ve bu kapıların nereye açıldığı, hangi mekanlardan oluştuğunun ilerleyen çalışmalarda netleşeceğini ifade etti. Yapıların ciddi bir yangın geçirdiğini de ekledi.
Bronz Eserler, Mühürler ve İnsan İskeleti Gün Yüzüne Çıkarıldı
Son dört yılda kazıların sürdüğü alanda çok sayıda önemli eser gün yüzüne çıkarıldı. Bunlar arasında bronz silahlar, bronz süsleme elemanları, bronz mangal, üzerinde yanık dokuları kalmış bir insan iskeleti, bronz ve demir objeler, yazılı belgeler, mühürler ve yazıt parçaları bulunuyor. Işıklı, bu odanın krala ve dini amaçlara hizmet ettiğini rahatlıkla söyleyebileceklerini belirtti. Tüm mekanlar açığa çıkarılıp kerpiç korumalar onarıldıktan sonra bu alanın geçici olarak da olsa koruma altına alınmasının hedeflendiğini ve bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Van Valiliği'nin destek verdiğini ifade etti.
Anıtsal Odanın İlkinde Küvet ve İki Kapı Bulundu
Kuzey kanattaki anıtsal odaların ilkine 'bir numara' adını verdiklerini söyleyen Işıklı, bu odanın zemin katında olduklarını ve üzerinde bir kat daha olduğunu düşündüklerini aktardı. Görkemli ve güçlü bir kerpiç mimarisine sahip olan bu odada, üst katların yıkılmasıyla aşağı inen buluntulara da ulaştıklarını belirtti. Odada iki giriş kapısı ve geçen sene kısmen, bu sene ise tamamı çıkarılan pişmiş topraktan yapılmış bir küvet bulunduğunu kaydetti. Bu tür küvetlerin depolama amacıyla kullanıldığına dair öneriler olsa da, organik bir doku bulunmadığı için kesin kullanım amacının analizler sonucunda belirlenebileceğini dile getirdi.
Garibin Tepe Kazıları da Hızlanacak
Ayanis dışındaki bir diğer önemli kazı alanı olan Garibin Tepe'de de bu yıl ciddi projeler hayata geçirilecek. Bu çalışmaların tamamlanmasıyla Doğu Anadolu ve Urartu arkeolojisine yeni bir ivme kazandırılması hedefleniyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: