Her yıl 8 Mart’ta, tüm dünyada Kadınlar Günü olarak kutladığımız bu özel gün, sadece kadınların toplumdaki yerini kutlamak için değil, aynı zamanda onların hak arayışlarının, mücadelesinin ve eşitlik taleplerinin bir simgesi olarak anılır. Kadınlar, tarih boyunca toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı verdikleri mücadelede büyük adımlar atmış, ancak daha gidilecek çok yol olduğunu da göstermiştir.
Kadınlar Günü, 1857 yılında New York’ta tekstil işçisi kadınların daha iyi çalışma koşulları talep ederek başlattıkları grevle başladı. Bu olay, modern kadın hareketinin doğuşunu temsil ederken, kadınların hak, eşitlik ve özgürlük taleplerini dile getirdikleri bir dönüm noktası oldu. Bugün, bu günün anlamı hala büyük bir önem taşımakta. Kadınların iş yaşamında, eğitimde, siyasette, aile hayatında ve toplumun her alanında daha fazla söz sahibi olabilmesi için küresel çapta çaba gösteriliyor.
Ancak Kadınlar Günü’nü sadece bir kutlama olarak görmek doğru olmaz. Bu gün, cinsiyet eşitsizliği, kadına yönelik şiddet, ekonomik ve sosyal ayrımcılık gibi ciddi meselelerin hatırlandığı, bu sorunlarla mücadele etme kararlılığının vurgulandığı bir gün olmalıdır. Türkiye’de ve dünyada, kadınların bu sorunlarla yüzleşmeye devam ettiği acı bir gerçek. Her gün sayısız kadın, haklarını savunurken birçok engelle karşılaşıyor. Kadınların güçlenmesi için fırsat eşitliği ve toplumsal bilinçlenme şart.
Eğitimde, iş yaşamında ve siyaset arenasında kadınların daha fazla yer alması gerektiği herkesin malumu. Ancak, bu eşitliği sağlamanın yolu yalnızca yasalarla değil, aynı zamanda toplumsal düşünce yapısında köklü bir değişiklikten geçiyor. Erkek egemen toplumsal normlar, kadının kimliğini ve rolünü sınırlandırmaya çalışırken, bu sınırlamaları kırmak hepimizin ortak görevi olmalı.
Kadınlar Günü aynı zamanda bir dayanışma günüdür. Kadınların birbirine destek olması, sesini duyurması ve hak taleplerini yükseltmesi bu dayanışmanın bir sonucudur. Kadın dayanışması, kadınları güçlendiren en önemli unsurlardan biridir. Bir kadının başarısı, başka bir kadına ilham verir; bir kadının mücadelesi, başkalarına umut olur.
8 Mart, her kadının yalnızca kendi özgürlüğü ve hakları için değil, tüm kadınlar adına ayağa kalkma, sesini duyurma günüdür. Dünyayı daha eşit, adil ve yaşanabilir bir yer haline getirmek için kadınların sesine kulak verelim ve bu sesi büyütelim. Her kadının gücü, toplumun geleceğini şekillendirecek önemli bir dinamiktir.
Eşitlik ve adalet için el ele vermek dileğiyle, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun!